Bir gemi, bir hata ve 9 kişi kaçakçılıktan yargıda!

Gümrük ve Kaçakçılık Uzmanı Gümrük Müşaviri Ahmet Özenalp, Türk karasularına gelen yabancı bandıralı bir gemide yapılan en ufak bir hatanın nelere mal olduğunu Rekabet.net’e anlattı. Özenalp; “Gümrük işleri komplike bir iştir. Kendinizi birdenbire kaçaklıktan yargılanıyor olarak bulabilirsiniz” dedi.

Gümrük ve Kaçakçılık Uzmanı Gümrük Müşaviri Ahmet Özenalp, ilgilendiği bir dosyada meydana gelen hatanın sonucunun kaçakçılığa kadar gittiğini söyledi. İncelediği dava dosyasında meydana gelen olayı Rekabet.net’le paylaşan Özenalp, “özellikle son zamanlarda deniz hukuku ile ilgili çok dosyaya baktım ve yapılan hataların birçoğunun eğitim, bilgi ve iletişim eksikliğinden kaynaklandığını gördüm” dedi.

ACENTE YETKİLİSİ VE KAPTANLA BİRLİKTE 9 KİŞİ YARGILANIYOR

“Yabancı bandıralı bir geminin kendi tahliyesinde kullanmak üzere getirdiği Teleskobic Gangway System ((Merdiven Kaldırma Aparatı)” cinsi eşya nedeni ile acente yetkilileri, kaptan ve konuyla ilgili toplam 9 kişi “5607 sayılı Kaçakçılık Kanunu’na” muhalefetten yargılanıyor” ifadelerini kullanan Özenalp konuyu şöyle anlattı;

“AĞIRLIK BİLDİRİMİNDE HATA”

“Dosyayı okuyup incelediğimde, yabancı bandıralı geminin işlemlerini yapan ülkemizdeki acente görevlisinin, ağırlık konusuna hâkim olmadığını gördüğünü söyleyen Özenalp; bu nedenle de ağırlık bildirimlerinde hata yapıldığını kaydetti

Ağırlık konusuna açıklık getiren Özenalp sözlerini şöyle sürdürdü; “Ağırlık deyince aklımıza eşyanın hacimsel ağırlığı, (bu ağırlık, kapladığı yer ile ilgili ağırlığıdır) brüt ağırlık (eşyanın ambalajlı ağırlığı) ve net ağırlık eşyanın ambalajsız ağırlığı) gelir. Hatta buna ek olarak elyaf türü tekstil malzemelerinde nemli ağırlık da kullanılır. Nemli ağırlık her halükârda brüt ve net ağırlığın üzerindedir. Bunlar eşyanın cinsine ve fiziksel özelliğine göre değişiklik gösterir. Buna örnek olarak aynı ağırlıkta bir balya pamuk ve mermer düşünülürse ikisinin kaplayacağı yer çok farklıdır. Pamuk hacimsel olarak daha çok yer kaplayacak bunun için hacimsel ağırlığı üzerinden ücretlendirilecektir. Hemen hemen tüm taşıma modlarında bu usul geçerlidir” dedi.

KAPTAN GEMİYİ SON TERKEDEN OLSA DA HATA BAŞKASINDA

Genelde taşıma modlarında olduğu gibi deniz yollarında da hacimsel ağırlığın daha çok ücret almak adına taşımalarda kullanıldığını dile getiren Özenalp; “Bu nedenle her zaman taşımacıların deniz yolu dahil gümrük idarelerine vermiş oldukları bildirimlerde farklılıklar olabilir” dedi.

“Gümrük idaresi kendi mevzuatı açısından haklıdır” şeklinde konuşan Özenalp; “Netice itibariyle eşyanın çıkışını yapan gemi, gümrük idaresine bilgilendirme yapmadan eşyayı alıp gitmiştir. Ancak burada sorun gemiden çok gemi acentesinin yetkilileridir. Bu işlemin ilk bakışta sorumlusu her ne kadar gemi kaptanı gibi gözükse de aslında işini iyi yapmayan acentedir” ifadelerini kullandı.

SORUN ACENTEDE

Konuyla ilgi hatanın acentede olduğuna dikkat çeken Özenalp; “Çünkü geminin kayıtlarında manifestosunda kayıtlı eşya hacimsel ağırlığı itibariyle 90.450 kg gelmektedir. Başka bir ifade ile gemi içinde yük olarak paraya tedavül edilecek ağırlıktır. Bunu acente düzeltmeli. Bunu yaparken hacimsel ağırlığa konu eşyanın yükseklik, genişlik ve uzunluk ölçülerini alacak ve formüle uygun olarak çıkan sonucu özet beyan formuna o değerde girecekti. Ama dosyadan anladığımıza göre maalesef bu yapılmamıştır” dedi.

İkinci bir hatanın da geminin karasularımızdan çıkışı anında gerekli bildirimin yapılmamasından kaynaklandığını vurgulayan Özenalp; “Dava dosyasının temelinde yatan hata bu bildiriminin, gümrük idaresine yapılmayışıdır. Böyle olunca eşyanın çıkıp çıkmadığı konusunda transit işlemi kapatılmamış sonucunda ise bu soruşturma dosyası açılmış bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.

Olaylar silsilesinin bu noktadan sonra başladığını kaydeden Özenalp, “Gümrük Müdürlüğü işin denetimini yaparak eşyayı sorguluyor. Bir heyet oluşturularak eşyanın yerinde tespiti yapılmak üzere tersaneye gidilerek eşya görülmek isteniyor.Ancak tersane görevlileri eşyanın tersanede olmadığını, acente tarafından yurt dışı edildiğini belirtiyor. Eşyanın yurt dışı edilmesinin belgelenmesini isteyen gümrük müdürlüğü yetkililerine, bu durum ıspat edilip, belgelenemiyor” dedi.

GÜMRÜK KANUNU DEVREYE GİRİYOR

Konuyla ilgili dikkat çekici noktaları anlatmaya devam eden Özenalp, “Gümrük Müdürlüğü yetkilileri “Teleskobic Gangway System (Merdiven Kaldırma Aparatı)” cinsi eşyanın 4458 sayılı Kanunun 46’ncı maddesinde belirtilen süre içerisinde gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması gerekçesi ile işlem tesis ediyor. Gümrük Yönetmeliği’nin 86’ıncı maddesi uyarınca Gümrük Kanunu’nun 177’inci maddesinin 3’üncü fıkrası kapsamında eşyaya ilişkin CİF Kıymet ile Gümrük vergileri ve Gecikme zammı oranında faiz miktarlarının belirten yazı ilgili firmaya tebliğ ediliyor” açıklamasını yaptı.

KAÇAKÇILIK SORUŞTURMASI BAŞLIYOR

Eşyayı taşıyan yabancı bayraklı geminin yurt dışında bir limana girişinde geminin üzerindeki teleskopik vinçin kameralar vasıtasıyla tespit edildiğine vurgu yapan Özenalp; “Bu da firma için lehte bir durum. İlgili limandan geminin özet beyan ve giriş bilgileri istendiğinde bu kez vincin ağırlıklarının örtüşmediği görülüyor. Tabii Gümrük idaresi bu eşya bu değil ağırlıkları farklı diye bu kez kaçakçılık soruşturmasını tamamlıyor. Ardından Cumhuriyet Savcılığı soruşturması ve sonuçta da kaçakçılıkla görevli mahkemede dava açılıyor” şeklinde konuştu.

10 TONLUK FARKIN SORUMLUSU KİM?

Söz konusu geminin Türk karasularına girdiğinde bildiriminin eşyanın hacimsel ağırlığına göre girildiğini kaydeden Özenalp, çıkarken de bürüt ağırlıkla çıkışının yapıldığını söyledi. “Aynı eşyada bu nedenle de 10 tonluk bir fark oluştuğuna dikkat çeken Özenalp; “Bu fark da o eşyanın aynı eşya olmadığı tespitine kadar giderek dava konusu oldu. Bu konuyu işlememin sebebi yapılan işte, bir bilgi eksikliğinin nelere mal olduğunu göstermektir” dedi.

“BİR HATA VE SONUÇ KAÇAKÇILIK”

Gümrük işlerinin komplike bir iş olduğunun altını çizen Özenalp; “bir hata seni istemediğin bir yere götürür, bir de bakmışsın kaçakçılıktan mahkum olmuşsun. Çünkü Transit rejimi çerçevesinde taşınan serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı, rejim hükümlerine aykırı olarak gümrük bölgesinde bırakan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır” dedi.

DOĞRUSU NEYDİ?

Özenalp konuyla ilgili yapılması gereken doğru işlemi de şöyle açıkladı; “Halbuki basit bir işlem… Yabancı bandıralı geminin limandaki acentesi, Hacimsel ağırlığı eşyanın kg ağırlığına çevirecek ve transit beyanını ona göre yapacaktı. Özellikle son zamanlarda deniz hukuku ile ilgili çok dosyaya baktım ve birçoğunun sebebinin eğitim, bilgi ve iletişim eksikliği olduğunu gördüm” dedi.

Gümrük ve Kaçakçılık Uzmanı Gümrük Müşaviri Ahmet Özenalp ile sohbetlerimiz devam edecek. Gelecek sefere GEMİLERİN AKARYAKIT KAÇAKÇILIGINDAN YARGILANMASININ NEDENLERİ İLE İLGİLİ BİR ÇALIŞMAYI SİZLERLE PAYLAŞACAĞIZ.